Antalya’da bilişim ve güvenlik üzerine çalışan Harun Yılmaz Öztürk, hiç kestirim edilmeyecek yerlerde gizlenen böcekleri tespit ettiklerini söyledi.
LED ampul, şarj adaptörü, şarj kabloları, uydu alıcısı, uzatmalı üçlü priz, masa saati, masa kalemliği, kemer, ayakkabı topuğu, oda parfümü içi, akla gelen birinci böcek yerleştirilen yerler olurken bunların dışında çok bilinmeyen yerlere de bu sistemi yerleştirip 24 saat boyunca ses ve manzara kaydı almak mümkün oluyor. Böcek tespiti için de frekans metre isimli aygıt kullanılıyor. Bu aygıt sayesinde ortamda frekans yayılımı yapan rastgele bir böcek varsa aygıtta hem sesli hem imajlı ihtar vererek yer tespiti yapılıyor.
Kamu kurumları ve üst seviye şirket yöneticilerinin ekseriyetle tarama hizmeti satın aldığını belirten Harun Yılmaz Öztürk, “Eşinin kendisini dinlediğinden şüphelenenler bize başvuruyor. 18 yaş altı çocuğu var ve makus alışkanlardan uzaklaştırmak için bu yola başvuruyorlar. Şirket yöneticileri işçisini denetim etmek için bu yola başvuruyor” dedi.
Gizli kamera ve ses kaydı yasal mı?
Harun Yılmaz Öztürk, böcekler sayesinde elde edilen imaj ve seslerin yasal olmadığını, bunların davalarda geçerliliğinin bulunmadığını vurguladı. Hukukçular ise bu hususta iki farklı yorum yapıyor. Sistematik bir biçimde nizamlı olarak ses ve imaj kaydı hukuka karşıt kabul edilirken, ani gelişen bir durum ya da kişinin o an kendisini ispatlayabileceği diğer hiçbir durum kelam konusu değilken böceğe başvurmasının bu kaideyle kanıt olarak kabul edileceği görüşünü savunuyor. Hukukçular, bu hususlar dışında bir kişinin sesi, manzarası ya da her ikisini birden kaydedilecekse bunun şahsa kesinlikle belirtilmesi gerektiği ikazında bulunuyor.
DHA