Sözcü müellifi Hürmet Öztürk, bugünkü yazısında vali ve kaymakamların üyesi olduğu Türk Yönetimciler Derneği’nden bir yetkili yaptığı görüşmeyi aktardı. Yetkili, Vali tarifinde yapılan değişiklik konusunda muhalefetin bile gereğince bilgi sahibi olmadığını belirterek şöyle dedi:
“5442 sayılı Vilayet Yönetimi Kanunu’nun 9 hususunda ‘Vali, vilayette Devletin ve hükümetin temsilcisi ve farklı ayrı her bakanın mümessili ve bunların idari ve siyasi yürütme vasıtasıdır’ deniliyordu. 2 Temmuz 2018 çıkarılan 703 Sayılı Kanun Kararında Kararname ile bu unsur değiştirildi.”
Yeni Vali tarifinde, ‘Devletin temsilcisi’ çıkarıldı, yerine ‘Cumhurbaşkanının temsilcisi ve idari yürütme vasıtası’ sözü geldi. Yetkili kelamlarına şöyle devam etti:
“Yeni sistemde bu arkadaşlarımız Cumhurbaşkanının atadığı ve ona karşı sorumlu kamu görevlileridir. Yani, Devlet temsili üzere tüzel bir statüleri yoktur. Bu durum bilinirse kim niçin o denli veya bu türlü davrandı diye tenkitte bulunmazlar.”
Atama şartları da değişti
Vali ve kaymakamların atama şartlarında da bir değişikliğe gidildi. 5 yıl SGK’lı çalışan herkes Vali, 5 yıl kamu misyonu yapan her fakülte mezunu Kaymakam olarak atanabilecek. Kaymakam, ilçede Cumhurbaşkanının idari yürütme vasıtası olarak tanımlandı, hiçbir temsil yetkisi kalmadı. Yani kaymakamların da hükümeti ve ulusal bayramlarda Devleti temsil yetkisi artık yok.
10 Haziran 2018’de Resmi Gazete’nin tekrarlanmış sayısında yer alan Vilayet Yönetimi Yasasında değişiklik öngören kararnamede şu kararlar yer aldı:
“Atama biçimleri 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nde düzenlendi. 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 4. Hususu, 1 sayılı cetvelde sayılan görevlilerin misyon müddetleri Cumhurbaşkanının vazife müddeti ile sonlandırdı. Yani bugün Vali olarak vazife yapanlar, Cumhurbaşkanının misyon müddeti sonunda onunla birlikte ayrılmak durumunda.”